Küreselleşmenin son deminde olduğumuzu açıkça ifade etmekte herhangi bir mahsur görmüyorum. Koronavirüs salgını ile birlikte ülkeler ciddi bir içe kapanma ile karşı karşıya kalabilir. Her ne kadar herkes Dünya'nın güçlü bir dijital evrim ile karşı karşıya olduğunu düşünüyor olsa bile, siber saldırılar başta olmak üzere ülkelerinin sokaklarını güçlü devletlerin kameralarına açma fikri ulus devletler açısından pekte cazip bir fikir olarak göze çarpmıyor. Ve yine yerli yazılım sektörünün ülkeler bazında güçleneceğini belirtirken, bu güçlenme ile birlikte dünya'da ticaret merkezlerinin ötesinde yeni kazanımlar ve farkındalıklar oluşacak diyebiliriz. Özellikle, sanayi ürünleri bakımından artık çok güçlü kapasiteye sahip ve çok fazla insan çalıştıran fabrikalardan önümüzdeki 20 yılda arınacağımızı söyleyebiliriz. Elbette bu süreci 5 yıla kadar kısaltmayı düşünen bir üst akıl olduğunu da ayrıca ifade etmekte yarar var.
Sağlık ve beslenme yeni dünyanın en gözde ticaret kapılarından olacak. Bu anlamda sağlık ve tarım kenti Türkiye'nin hayvancılık ile birlikte doğal hayatı yeniden kazanma eğilimleri önemlilik arz edecek. Turizm ötesinde kültürde yeni dönemin en önemli paydası olacak. Küresel pandemi sonrasında yaydan çıkmış ok ya da namludan çıkan mermi hızıyla tüm dünya ülkeleri kaybettikleri finansal değerleri kazanmak için işlerinin başına geçecek. Ve yine bu anlamda psikolojik rahatlama için yaz mevsimini değerlendirmek isteyen milyonlarca insan, farklı kültürleri ve yaşamları keşfetmek için yollara düşecek. Gastronomi kültürü açısından değerlendirildiğinde Türkiye, sektörde çok önemli bir yere sahip. Ve yine çok kültürlü ve eşsiz tarihi dokusu ile buluşan doğa harikalarını değerlendirdiğimizde, Türkiye'nin bacasız sanayi olarak isimlendirdiğimiz turizmi yeniden keşfedeceğini ifade edebiliriz.
Dünya'ya açılma eğilimi, Türkiye gibi gelişmesini hızlandıran ülkeler açısından önemli olacak. Bu anlamda İngilizce'nin ötesinde, daha yaygın ve geniş nüfusa sahip olan Çin, Arap ülkeleri ve Asya dilleri daha fazla tercih edilecek. Bu ülke dillerine yönelik dil eğitimlerine talep artacak. İhracatın yeni bir boyut kazanacağı ülkemizde, internet medyası ile birlikte internet ve bilişim dünyası da şekillenecek. Daha kurumsal internet portallarına sahip olacak firmalar ile birlikte, ticaret ve vergi kanunu yeniden düzenlenecek. Kağıt paranın hızla küresel ekonomide erimesi beklenirken, altın değer kazanacak.
Elbette beklenen değişimler giyimden, yiyeceğe ve yine konaklamadan ulaşıma kadar yeni bir ekol meydana getirecek. Benzinli, mazotlu hatta gazlı araçların yerini önümüzdeki 5 yıl içerisinde elektrikli araçlar almaya başlayacak. Muhtelemen 20 yıl sonra elektrikli araçlar dışındaki araçları trafikte nadiren göreceğiz. Ulaşımda hızlı tren ile başlayan yeni akım kendisini daha öteye ilerletecek. Ve belki de önümüzdeki 10 yıl içerisinde hiper hızlı uçaklarla seyahat dönemine geçeceğiz. Önümüzdeki 10 yıl içerisindeki tüm değişiklikler için gerekli olan süreyi aslında evde geçirdiğimiz ve geçirmekte olduğumuz ortalama 100 günlük sürede benimsedik. Çoğumuz internetten market ve pazar alışverişi yapmayı denedik. Ve hatta yaptık. Ve yine kendi kendini traş edenlerden tutunda, daha az giysi ve daha fazla hijyen ile birbirinden izole olmuş yani uzaklaşmış insan toplulukları olmaya başladık. Her ne kadar Türkiye'de pandemi ile birlikte aile bağları ve insan başta olmak üzere canlı hayatına verilen değer artıyor olsa bile, dünyanın geneli için bunu söylemek pek mümkün değil. Dünya, daha ıssız ve vahşi bir noktaya uzandı.
Sonuç itibariyle, yeni dünya ekonomisinde göze çarpan en büyük değişim çalışma hayatında olacak. Yani işsizlik dünyada olduğu gibi Türkiye'de de hızla artacak. Robot teknolojilerinin ötesinde alışverişte internet ortamında olacağı için kargo ve kurye sektörü güçlenirken, lojistik yeniden değerli olacak. Ve herşeyden önemlisi, yeni dünya ekonomisinin tamamen şekillenebilmesi için dünyanın genelinde Türkiye gibi güçlü ülkelerde bile, 2021 yılı itibari ile yerel ve ulusal seçimler ile referandumlar yapılacak. Ticareti, siyaseti, üst akılları ve toplumsal güç odakları ile medyayı yönetenler hızla el değiştirecek. Şimdiden yeni dünyaya ve ekonomisine hazırlanmanızı tavsiye ederek, sağlıklı bir gün diliyorum.