Bursa'yı kaybeden iktidarı kaybeder! Siyaset; uzun soluklu bir iştir. Ankara'da yıllardır siyaset yapan herkes iyi bilir ki; Bursa'yı kaybeden iktidarı kaybeder! AK Parti'nin kuruluş felsefesi ve yükseliş markası; "yerel yönetim başarıları" idi. AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'ndan bugüne gelen siyasi başarıları, 20 yıllık bir iktidar oluşumunu sağladı. Geldiğimiz noktada AK Parti'nin ciddi oy ve güven kaybettiğine şahitlik ediyoruz. Liyakat sahibi olmayan isimlerin üst düzey bürokrat olarak atanmaları, kamu güvenliğini tehlikeye sokacak şekilde cemaat ve sivil toplum yapılaşmalarının siyasi kaygılar gereği önlerinin açılması 15 Temmuz 2016'da yaşadığımız hain ihanet girişimi ile sonuçlandı. O günden bugüne Türkiye Cumhuriyeti Devleti, terör ile mücadele başta olmak üzere birçok alanda gücünü artırarak masaya hakim olmayı başardı. Geldiğimiz noktada Türkiye'nin istediği tek şey; temiz bir siyaset ve temiz isimlerden oluşan kurumlar... Bursa; bir anda önem kazandı. Ankara'da uzun zamandır süre gelen 2023 seçimleri gündeminde Bursa; bir anda önem kazandı. AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bir anda herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin iptal ettiği Bursa mitingi ve beraberindeki programlar ile ilgili çok fazla yazıyı yazdık  ve sildik! Evet, siyasetin kaderinin değiştiği bir dönemde herkes tüm öfkesini kusacağı bir kurban ararken ve yine tüm baskıların ortasında kalmak pek akıl işi değildi... Bursa'da son dönemde yaşanan baskı ve çeteleşmenin boyutlarını her sektörde görmek mümkün. Şirazenin kaydığı Bursa'da, AK Parti'nin ciddi bir siyasi çöküş yaşadığını aylar öncesinde sosyal medyamızda yayınladığımızda; bize ilk ve en sert tepki, Bursa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Ulaş Akhan'dan gelmişti! O günden bugüne gelinen süreçte görüyoruz ki; AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın lideri olduğu AK Parti Bursa'da miting yapamaz duruma getirilmiş... Bursa'da sevginin yerini öfke aldı! Elbette siyaset ciddi bir iştir. Gönülleri kazanmak için günü kurtaran çözümler değil, gönüllere giren isimler ile yol kat etmek gerekir. Sizi herkes gömerken yanınızda olanları, makam mevki sahibi olduğunuzda unutursanız; bir anda meydanlarda kimsesiz kalırsınız! AK Parti, Bursa'da bu acı gerçek ile yüzleşti. Bursa'da sevginin yerini öfke aldı! AK Parti'nin 20 yıllık büyük emekleri ve Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın iki gözümün çiçeği dediği Bursa; böyle solduruldu. Bu saatten sonra AK Parti'nin Bursa Büyükşehir Belediyesi'ni kazanmasına imkansız gözü ile bakılıyor! Yine beraberinde olası bir erken yada baskın seçim veyahut zamanında yapılacak bir seçimde AK Parti'nin Bursa'da 6 Milletvekili çıkarması zor görülüyor. Anketörlerin saha çalışmaları anket şirketlerinde hangi rakamları çıkarıyor bilinmez ama Bursa'da siyaseti, ekonomiyi ve toplumu bilenler hangi partinin kaç Milletvekili çıkaracağını çoktan hesaplamış bile... İktidarı 15-25 yaş ve 35-45 yaş aralığı belirleyecek!  AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Ankara'da biraraya geldiği eski İl Başkanları ve eski Belediye Başkanları ile istişarelerinden nasıl bir sonuç çıkar bilmiyorum. Bildiğim tek şey; "eskiye rağbet olsa bit pazarına nur yağar" gerçeği! O sebeple; Türkiye'yi uzay ve havacılık yatırımları ile 2071 makro hedefine ulaştırmak isteyen Sayın Recep Tayyip Erdoğan, 15- 25 yaş ve yine 35-45 yaş aralığındaki her kesimden vatandaşın görüşünü alsın derim. Hasılı iktidarı 15-25 yaş ve 35-45 yaş aralığı belirleyecek! Türkiye'de hali hazırda yaşayan 26-34 yaş aralığı ise; kararsız ve geçim derdinde olan seçmen olduğu için bu kesimin fikrini almak yerine yaşam kalitelerini güçlendirecek adımlar atılmasını sonuç odaklı yatırım olarak görüyorum. Bu gün seçim olsa AK Parti 6, CHP 7, İyi Parti 5, MHP 1, HDP 1 Milletvekili çıkarıyor diyebiliriz. AK Parti'de Bursa hareketliliği devam ederken; sokaktaki Bursa Milletvekili dağılımı ise şu şekilde; "bu gün seçim olsa AK Parti 6, CHP 7, İyi Parti 5, MHP 1, HDP 1 Milletvekili çıkarıyor diyebiliriz." Tabi ki bunlar sokağı bilen, sokak ile temas halinde olanların bugüne dair öngörüleri. Yarın sandık halkın önüne geldiğinde Bursa, nasıl bir refleks verir bilinmez. Sonuç itibariyle ifade etmek isterim ki; tablo 7 Haziran'dan daha kötü...