AB’ye ihracatta karbon vergisi başlıyor

Dünya 26.09.2021 - 10:12, Güncelleme: 26.09.2021 - 10:12 2406+ kez okundu.
 

AB’ye ihracatta karbon vergisi başlıyor

Avrupa Birliği’ne ihracatta çimento, alüminyum, demir çelik, gübre ve elektrik ürünlerinde karbon vergisi başlıyor.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu dünya çapında iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik şimdiye kadarki en kapsamlı ve iddialı yasa taslağı “Fit for 55” paketini 14 Temmuz’da açıkladı.  İzmir Enternasyonel Fuarı ile eş zamanlı olarak Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda Ege İhracatçı Birlikleri organizasyonuyla gerçekleştirilen “İzmir İş Günleri Programı”nda; Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı kapsamında gerçekleşecek dekarbonizasyon süreci ele alındı.       EİB’NİN ANA GÜNDEM MADDESİ YEŞİL MUTABAKAT     Ege İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri İ. Cumhur İşbırakmaz, Avrupa Birliği ile Türkiye’nin 143 milyar dolar ticaret hacmi olduğunu hatırlatarak, Yeşil Mutabakatı ana gündem maddesi olarak benimseyen EİB’nin faaliyetleri ve projeleriyle ilgili bilgi verdi. “AB ile ticaretimizde birçok sektörde önemli tedarikçi konumundayız. İhracatçı birliklerin sektörel aksiyon planları ile düşük karbonlu ekonomi sürecini hızlandırması en önemli adımlardan biri. Biz EİB olarak küresel iklim rejiminin çerçevesini netleştiren Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı kapsamında, birçok proje gerçekleştiriyoruz. 2020’yi “Sürdürülebilirlik Yılı” ilan ettik ve “Sürdürülebilirlik Manifestosu” hazırladık. Sürdürülebilirlik Çalışma Grubumuz her geçen gün ajandasına yeni projeler ekliyor. Birliğimiz kapsamında sıfır atık sıfır atık belgesi aldık. Birleşmiş Milletler inisiyatifi Global Compact’a Türkiye’den üye olan ilk İhracatçı Birliği olduk.”    DÜŞÜK KARBONLU KALKINMAYA GEÇİŞ    EİB Sürdürülebilirlik Günleri başlığı ile Yeşil Anlaşma hakkında firmaları bilgilendirdikleri bir dizi eğitim programı organize ettiklerini anlatan İşbırakmaz, “Türkiye’nin organik ürün ihracatının yüzde 75’i bölgemizden gerçekleştiriliyor. Organik sektörümüz Yeşil Mutabakat ve İklim Değişikliği konu başlıklarında iki projeye başvurdu. Kullandığımız Pestisitleri Biliyoruz Projemiz kapsamında da ürünlerimizin akredite olmuş laboratuvarlarda analizlerini yapıyoruz. Sanayi ve tarım sektörlerimizin çevreci ve düşük karbonlu kalkınmaya geçişini hızlandırmak için firmalarımıza Sürdürülebilir UR-GE projelerimizle destek veriyoruz” dedi.    Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın ve AB’ye ihracata ilave vergi getiren “Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması”nın temel prensiplerine dair öne çıkan başlıklar;   1- Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması; kademeli olarak devreye girecek. 2023’te geçiş aşaması başlayacak ve 2025’te sona erecek.  2- Ülkelerin, Sınırda Karbon sertifikalarıyla emisyonları karşıladığını göstermeleri gerekecek. Çimento, alüminyum, demir çelik, gübre ve elektrik gibi en yüksek karbon emisyonu ve riski olan sektörlerde başlayacak.  3- Şimdilik sadece bu ürünler etkilenecek. Her şirketin geleceğine, ülke ekonomilerine hayati bir yatırım. Böylelikle Türkiye ile AB arasında hem Gümrük Birliği içerisinde hem de uluslararası alanda iş birliği olacak.   AYM, UYUMLU, ŞEFFAF VE ADİL OLMALI   1- 2021 yılı Haziran’da AB’nin hedeflerini taahhüt haline getiren hükme bağlayan iklim yasası yürürlüğe girdi. Temmuz’da ise 2030 için belirlenen yüzde 55 karbon nötr hedefine uyarlanmış mevzuat paketinin ortaya kondu. 2- Türkiye, bu mekanizmanın Gümrük Birliği ve DTÖ kurallarıyla uyumlu olmasını, şeffaf ve adil olması gerektiğini, korumacı bir politika olarak uygulanmaması gerektiğini, çimento-demir çelik-alüminyum gibi sektörlerde büyük dönüşüm gerektiren alanlarda finansman kaynaklarına erişim anlamında AB ile iş birliği içinde olma taraftarı.   3- Önümüzdeki günlerde döngüsel ekonomiye dair motorlu taşıtlar, elektrik elektronik, tekstil, konfeksiyon ve kimyasallar gibi sektörlerin dahil olduğu kapsamlı AB sektör stratejisi açıklanacak. İhracatımızda motorlu taşıtlar yüzde 70, tekstil yüzde 50, elektronik eşyalar yüzde 40 orana sahip.  4- Sanayi ürünlerinin Yeşil Mutabakat ile karşılaşabileceği önemli hususlar ve temel ihtiyaçlar; yeşil dönüşüm için uygun finansman kaynaklarının temini, Ar-Ge ve geri dönüşüm teknolojilerine erişim, temiz enerji ve yeşil temiz ulaşım imkanlarından yararlanılması.  5- Pazara girişte karbon salınımın ölçülmesi, sertifikasyonu, yeniden üretime kazandırma, atık dönüşümü önemli unsurlar. Kimyasallarda ülkemizin AB ile mevzuat uyumlu politika ve uygulamalarını oluşturması, EKO etiketleme kriterlerinin karşılanması gerekecek.
Avrupa Birliği’ne ihracatta çimento, alüminyum, demir çelik, gübre ve elektrik ürünlerinde karbon vergisi başlıyor.

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu dünya çapında iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik şimdiye kadarki en kapsamlı ve iddialı yasa taslağı “Fit for 55” paketini 14 Temmuz’da açıkladı.  İzmir Enternasyonel Fuarı ile eş zamanlı olarak Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda Ege İhracatçı Birlikleri organizasyonuyla gerçekleştirilen “İzmir İş Günleri Programı”nda; Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı kapsamında gerçekleşecek dekarbonizasyon süreci ele alındı.  

 

 

EİB’NİN ANA GÜNDEM MADDESİ YEŞİL MUTABAKAT

 

 

Ege İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri İ. Cumhur İşbırakmaz, Avrupa Birliği ile Türkiye’nin 143 milyar dolar ticaret hacmi olduğunu hatırlatarak, Yeşil Mutabakatı ana gündem maddesi olarak benimseyen EİB’nin faaliyetleri ve projeleriyle ilgili bilgi verdi. “ AB ile ticaretimizde birçok sektörde önemli tedarikçi konumundayız. İhracatçı birliklerin sektörel aksiyon planları ile düşük karbonlu ekonomi sürecini hızlandırması en önemli adımlardan biri. Biz EİB olarak küresel iklim rejiminin çerçevesini netleştiren Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı kapsamında, birçok proje gerçekleştiriyoruz. 2020’yi “Sürdürülebilirlik Yılı” ilan ettik ve “Sürdürülebilirlik Manifestosu” hazırladık. Sürdürülebilirlik Çalışma Grubumuz her geçen gün ajandasına yeni projeler ekliyor. Birliğimiz kapsamında sıfır atık sıfır atık belgesi aldık. Birleşmiş Milletler inisiyatifi Global Compact’a Türkiye’den üye olan ilk İhracatçı Birliği olduk.” 

 

DÜŞÜK KARBONLU KALKINMAYA GEÇİŞ 

 

EİB Sürdürülebilirlik Günleri başlığı ile Yeşil Anlaşma hakkında firmaları bilgilendirdikleri bir dizi eğitim programı organize ettiklerini anlatan İşbırakmaz, “Türkiye’nin organik ürün ihracatının yüzde 75’i bölgemizden gerçekleştiriliyor. Organik sektörümüz Yeşil Mutabakat ve İklim Değişikliği konu başlıklarında iki projeye başvurdu. Kullandığımız Pestisitleri Biliyoruz Projemiz kapsamında da ürünlerimizin akredite olmuş laboratuvarlarda analizlerini yapıyoruz. Sanayi ve tarım sektörlerimizin çevreci ve düşük karbonlu kalkınmaya geçişini hızlandırmak için firmalarımıza Sürdürülebilir UR-GE projelerimizle destek veriyoruz” dedi. 

 

Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın ve AB’ye ihracata ilave vergi getiren “Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması”nın temel prensiplerine dair öne çıkan başlıklar;

 

1- Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması; kademeli olarak devreye girecek. 2023’te geçiş aşaması başlayacak ve 2025’te sona erecek. 

2- Ülkelerin, Sınırda Karbon sertifikalarıyla emisyonları karşıladığını göstermeleri gerekecek. Çimento, alüminyum, demir çelik, gübre ve elektrik gibi en yüksek karbon emisyonu ve riski olan sektörlerde başlayacak. 

3- Şimdilik sadece bu ürünler etkilenecek. Her şirketin geleceğine, ülke ekonomilerine hayati bir yatırım. Böylelikle Türkiye ile AB arasında hem Gümrük Birliği içerisinde hem de uluslararası alanda iş birliği olacak.

 

AYM, UYUMLU, ŞEFFAF VE ADİL OLMALI

 

1- 2021 yılı Haziran’da AB’nin hedeflerini taahhüt haline getiren hükme bağlayan iklim yasası yürürlüğe girdi. Temmuz’da ise 2030 için belirlenen yüzde 55 karbon nötr hedefine uyarlanmış mevzuat paketinin ortaya kondu.

2- Türkiye, bu mekanizmanın Gümrük Birliği ve DTÖ kurallarıyla uyumlu olmasını, şeffaf ve adil olması gerektiğini, korumacı bir politika olarak uygulanmaması gerektiğini, çimento- demir çelik- alüminyum gibi sektörlerde büyük dönüşüm gerektiren alanlarda finansman kaynaklarına erişim anlamında AB ile iş birliği içinde olma taraftarı.  

3- Önümüzdeki günlerde döngüsel ekonomiye dair motorlu taşıtlar, elektrik elektronik, tekstil, konfeksiyon ve kimyasallar gibi sektörlerin dahil olduğu kapsamlı AB sektör stratejisi açıklanacak. İhracatımızda motorlu taşıtlar yüzde 70, tekstil yüzde 50, elektronik eşyalar yüzde 40 orana sahip. 

4- Sanayi ürünlerinin Yeşil Mutabakat ile karşılaşabileceği önemli hususlar ve temel ihtiyaçlar; yeşil dönüşüm için uygun finansman kaynaklarının temini, Ar-Ge ve geri dönüşüm teknolojilerine erişim, temiz enerji ve yeşil temiz ulaşım imkanlarından yararlanılması. 

5- Pazara girişte karbon salınımın ölçülmesi, sertifikasyonu, yeniden üretime kazandırma, atık dönüşümü önemli unsurlar. Kimyasallarda ülkemizin AB ile mevzuat uyumlu politika ve uygulamalarını oluşturması, EKO etiketleme kriterlerinin karşılanması gerekecek.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve esnafpostasi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.